Harry Potter kitap serisinin sonuncusuna geldik.Serinin diğer kitaplarını ilk çıktıkları dönemlerde, hızlı bir şekilde ve keyifle okuyup bitirdiğimi hatırlıyorum.Ama Ölüm Yadigarları, kitap okuma alışkanlığımı kaybettiğim döneme denk gelmişti ve defalarca tekrar tekrar başlayıp bitirememiştim.Okuma alışkanlığımı geri kazandığımda ve Harry Potter serisini baştan okumaya karar verdiğimde bu kitabı da yine eskisi gibi keyifle ve hızlı bir şekilde okuyup bitirdim.Hikaye güzeldi, demek ki ben o dönemlerde çok okuma havamda değildim ki kitaba devam edememişim:) Şimdi serinin son kitabı olan Ölüm Yadigarları'nın konusuna bakalım.
Konusu:
Dumbledore'un ölümünden sonra Hogwarts, Voldemort'un avucunun içine düşmüştür.Hogwarts'ın yönetimine Snape'i getirir.Harry, büyük savaşın başladığını bilerek Hogwarts'a geri dönmek yerine geçen sene Dumbledore ile peşine düştükleri hortkulukları aramaya karar verir.Bu yolda sevdiği birçok insanı kaybettiği için hortkuluk aramaya kendi başına çıkmak ister fakat yakın arkadaşları Ron ve Hermione buna müsaade etmezler ve beraber bu işi bitirmeye karar verirler.Yola çıkmadan önce bakanlık, Dumbledore'un onlara miras bıraktığı şeyler olduğunu söyler.Harry'ye Snitch ve Gryffindor'un kılıcı, Ron'a Dumbledore'un kendi icadı olan bir Işıkemer ve Hermione'ye ise Ozan Beedle'ın Hikayeleri adında bir kitap bırakmıştır.En ilginç olanı da bu kitaptır çünkü Hermione ne kadar okursa okusun Dumbledore'un neden bu kitabı Hermmione'ye bıraktığını anlamaz.Ta ki Xenophilius Lovegood'un Ölüm Yadigarları adlı hikayeden bahsetmesine kadar.Ölüm Yadigarları; üç kardeşe verilmiş ölüme bile meydan okuyabilecekleri üç nesnenin anlatıldığı bir hikayedir.Birisi Görünmezlik Pelerini, diğeri Diriltme Taşı ve sonuncusu da Mürver Asa'dır.Mürver Asa çok güçlü bir asadır ve Harry arkadaşlarıyla birlikte hortkuluk avındayken Voldemort'un peşinde olduğu şey ise bu asadır.Onu ele geçirdiğinde Harry'yi tamamen ortadan kaldıracağını düşünür.Harry, hortkulukları bir bir yok ederken bir yandan da Voldemort ile yüz yüze geldiğinde Mürver Asa'yı alt edebilir mi bunu düşünmektedir.Bu esnada Voldemort'un yok edilebilmesi için yapılması gereken en önemli şeyi ve şok edici gerçeği öğrenir.
Yorumum:
Serinin en hüzünlü, en gizemli, en aksiyonlu bölümü.Bir o kadar da güzel.Daha önce defalarca okuyup bitirememiştim ama bu sefer hızla aktı.Çok güzel, içinden birçok anlam çıkarabileceğimiz, bütün taşların yerine oturduğu bir bölüm.
Kitaptan Alıntılar:
-"Dobby'nin kulakları lap lap ediyordu."🥹
-"Harry, babasını gördü: zayıftı ve Snape gibi siyah saçlıydı, ama iyi bakılmış, hatta çok sevilmiş olmanın getirdiği o tarif edilemez hava vardı üstünde ki bu Snape'te apaçık bir şekilde eksik olan bir şeydi."
-"Ruhunuzu parçalayarak onu ne kadar dengesiz hale getirdiğiniz yolunda uyarılar var, üstelik de sadece tek bir Hortkuluk yapma konusunda söylüyor bunu."Harry Dumbledore'un, Voldemort'un 'olağanüstü kötülük'ün ötesine geçtiği şeklindeki sözlerini hatırladı."Kendini yeniden toparlanmanın bir yolu yok mu?" diye sordu Ron."Pişmanlık," dedi Hermione."Ne yapmış olduğunu gerçekten hissetmen gerek."
-"Harry, asanın neler yaptığından söz edip duruyorsun," dedi Hermione, "ama bunu yaptıran sensin!Neden kendi gücünün sorumluluğunu almamakta inat ediyorsun?"
-"Hazinen neredeyse kalbin de orada olacak."
-"Son yok edilecek düşman ölümdür."
"Şeyi kastediyor...yani...ölümün ötesinde yaşamayı, ölümden sonra yaşamayı."
-"Sınır tanımayan bir zeka, en büyük hediyedir insana!Siz, anlıyorum ki, akılsız değilsiniz, ama üzücü biçimde kısıtlısınız.Sınırlı.Dar görüşlü."
-Sadece ahlaki ders veren bir hikaye işte, hangi armağanın en iyisi olduğu besbelli, hangisini seçeceğin-"Üçü de aynı anda konuştu; Hermione 'pelerin,' dedi, Ron 'asa, Harry de 'taş'.
-"Sen sıra dışı bir büyücüsün, Harry Potter."
-"Asa büyücüyü seçer," dedi Ollivander."Asa büyücüden öğrenir, büyücü de asadan."
-"Bazen gerçekten kendi güvenliğinizden fazlasını düşünmeniz gerekir!Bazen gerçekten çoğunluğun iyiliğini düşünmeniz gerekir!Savaş bu!"
-"Ve şimdi -piertotum locomotor!" diye bağırdı Profesör Mcgonagall.Ve bütün koridor boyunca heykeller ile zırhlar, kaidelerinden aşağı atladılar, alt ve üst katlardan yankılanan çarpma seslerini duyan Harry şatodaki diğer heykeller ve zırhların da aynı şeyi yaptığını anladı.
-"İşte böyle, Harry...hadi, mutlu bir şey düşün..."
"Mutlu bir şey mi?" dedi çatlak bir sesle.
"Hepimiz hala buradayız," diye fısıldadı Luna, "hala savaşıyoruz.Hadi..."
-"Lord Voldemort'un bir parçası Harry'nin içinde yaşıyor, ona yılanlarla konuşma gücünü ve Lord Voldemort'un zihniyle arasında bulunan, hiçbir zaman anlayamadığı bağlantıyı veren de bu zaten.Ve Voldemort'un eksikliğini hiç hissetmediği o ruh parçası Harry'nin içinde kaldığı, Harry tarafından korunduğu sürece, Lord Voldemort ölemez."
-"Expecto Patronum!" Asasının ucundan gümüş maral fırladı.
"Bunca zaman sonra, öyle mi?"
"Her zaman," dedi Snape.
-Ama evdeydi zaten.Hogwarts onun bildiği ilk ve en iyi evdi.Harry, Voldemort ve Snape, terk edilmiş çocuklar, üçü de burada bir yuva bulmuştu...
-"Voldemort değer vermediği hiçbir şeyi idrak etme zahmetine girmez.Ev cinlerini ve çocuk masallarını, sevgiyi, bağlılığı ve masumiyeti, bütün bunları hiç bilmez, hiç anlamaz Voldemort.Hiç."
-"Şunu anlamalısın ki Harry, Lord Voldemort ile ikiniz, sihrin bugüne dek bilinmeyen, sınanmamış diyarlarına yolculuk yaptınız."
-"Sen ölümün gerçek efendisisin, çünkü gerçek efendi Ölüm'den kaçmanın yolunu aramaz.Ölmesi gerektiğini kabul eder ve yaşayanların dünyasında ölmekten çok ama çok daha kötü şeyler olduğunu anlar."
-"Ölülere acıma, Harry.Yaşayanlara acı, her şeyden çok da, sevgisiz yaşayanlara."
-"Gerçek mi bu?Yoksa hepsi benim kafamın içinde mi olup bitiyor?"
"Elbette kafanın içinde olup bitiyor, Harry, ama bu niçin gerçek olmadığı anlamına gelsin ki?"
-"Ben olsam, biraz huzur ve sessizlik isterdim," dedi Luna.
"Çok hoşuma giderdi." diye cevap verdi Harry.
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Yazar: J.K.Rowling
Tür: Fantastik Kurgu
Sayfa Sayısı: 690
Bu yazı reklam değildir.
0 Yorumlar